Avrupa Komisyonu, teşebbüslerin dikey yapılanmalarında ve ilişkilerinde belirleyici rol oynayan Dikey Grup Muafiyet Tebliği’ni ve Dikey Kılavuzu’nu gözden geçirmeye hazırlanıyor. Özellikle, online pazarları ilgilendiren meselelerde kayda değer değişikliklerin yapılması yönünde bir beklenti hâkim. İlgili tarafların ilk görüşlerini sunmayı tamamlandığı geçtiğimiz günlerde Booking.com’un sunduğu görüş, Nobel ödüllü iktisatçı Jean Tirole’e yaptığı atıf ile dikkat çekti. Bu kısa yazıda hem Avrupa Komisyonu’nun söz konusu gözden geçirme girişimine hem de Booking.com’un sunduğu görüşte yer alan meselelere değinmeye çalışacağız.
Komisyon’un gözden geçirme süreci ve kapsamı
Geçtiğimiz Eylül ayında Avrupa Birliği Komisyonu (Komisyon), Dikey Grup Muafiyet Tebliği’nin (Tebliğ) ve Dikey Kılavuz’un (Kılavuz) gözden geçirilmesine dair yol haritası niteliğinde kapsamlı bir doküman hazırlayarak kamuoyu ile paylaştı. 2022 yılı ortalarına kadar devam edecek süreçte, yıl sonuna kadar ilgili taraflardan ilk görüşlerinin alınması ile birlikte önümüzdeki yıl taslakların ortaya çıkması ve bunlara dair nihai görüşlerin alınmasının ardından 2022 yılında yeni Tebliğ ve Kılavuz’un yürürlüğe girmesi planlanıyor.
Gözden geçirme sonunda yapılacak değişiklikler veya güncellemeler konusunda beklentiler farklılık göstermekle birlikte, Komisyon’un hazırladığı dokümanda mevcut Tebliğ ve Kılavuz’un yeterince yol gösterici olmadığı alanlarda değişikliklerin yapılması öneriliyor. İki başlık altında dile getirilebilecek bu önerilerin ilki, yeniden satış fiyatının tespiti, rekabet etmeme yükümlülüğü ve bazı dağıtım sistemlerinin (franchising gibi) günümüz ekonomileri açısından yeniden değerlendirilmesinin gerekliliğine işaret ediyor.
İkinci olarak ise online pazarlara dair mesellerin değişiklik ve güncellemelerin kalbinde yer alacağı anlaşılıyor. Komisyon’un hazırladığı doküman incelendiğine, online pazarlardaki ticaret hacmi artışının ve platformların rolünün söz konusu gözden geçirmeyi asıl tetikleyen faktör olduğu görülüyor. Online satışların tasarımı, çifte fiyatlama (online/offline), aktif ve pasif satış sınırlamaların yanında, en çok kayrılan müşteri (EKM ya da MFN) koşulu gibi online platformlar ile önem kazanan alanlarda da düzenlemeler yapılması bekleniyor.
Booking.com’un sunduğu ilk görüş
Komisyon’un hazırladığı dokümana dair görüş sunan online platformlardan biri de Booking.com. Booking.com’u otellere yönelik uyguladığı EKM koşulu nedeniyle gerek Avrupa’da gerekse Türkiye’de soruşturmalara tabi olmasından hatırlıyoruz. Avrupa Birliği’nde sunduğu taahhütler sayesinde hakkındaki soruşturmalar sonlanmış, fakat Türkiye’de Rekabet Kurulu tarafından para cezası verilmişti. Booking.com EKM koşullarının da yeni Tebliğ ve/veya Kılavuzda yer alabileceğini öngörerek sunduğu görüşü kamuoyu ile de paylaştı.
Görüşün temeli Booking.com gibi aracı nitelediğindeki platformların şeffaflığı arttırıp tüketiciler için arama maliyetlerini düşürerek bir “kamu malı” ürettiğine dayanıyor. Bu çerçevede 2014 yılında “piyasa gücü ve regülasyon” alanındaki katkılarından dolayı Nobel İktisat Ödülüne layık görülen Jean Tirole’den de geniş bir alıntı yapılıyor. Tirole Nobel Ödülünü aldıktan sonra günümüzün mesellerini – önceki yapıtlarının aksine – geniş bir okuyucu kitlesinin anlayabileceği tarzda ele alan Economics for the Common Good adlı bir kitap yazmıştı. Henüz Türkçeye çevrilmeyen bu kitapta dijitalleşmenin gündelik yaşamımızı nasıl değiştirdiğine dair bir bölümde, dijital platformların aracılık rolünün iktisadi etkinlik yarattığına dair düşüncelerini paylaşmıştı.
Booking.com’un sunduğu görüş içinde kısmen yer alan bu bölümde Tirole, bilgi kaynaklarının sonsuz biçimde çoğaldığı bir dünyada kendimiz için en uygun seçimi yapmanın ne kadar zor olduğuna dikkat çekerek, dijital platformların tüketiciler için bu seçim sürecine dair arama ve işlem maliyetlerini düşürdüğüne işaret ediyor. Booking.com’un da ismini anarak, platformların ürün ve hizmetlerin kalitesi ve uygunluğu konusunda tüketicilere güvenilir sinyaller gönderip en uygun eşleşmeyi sağladığına vurgu yapıyor. Bu tür aracılar olmadan söz konusu eşleşmenin zor ve maliyetli olacağını hatırlatan Tirole, ayrıca platformların satıcılar arasında rekabeti arttırarak fiyatların düşmesini sağladığını da ekliyor.
Booking.com’un Tirole’den bu alıntıyı yapmasının asıl nedeni platformların bu faydalarını vurgulamaktan çok bunu nasıl başarabildiklerini ortaya koymak. Booking.com, EKM koşullarının platformların işleyişinde ve sağlayacakları faydada kritik bir role sahip olduğunu vurgulayarak, başka iş modellerinin – örneğin sabit ücret veya tıklama başına ödeme – başarılı olmayacağını dile getiriyor. Yapılan anketlerin, satıcıların risk almadan sonuca odaklı olması sebebiyle, EKM koşulu dışındaki modelleri uygulanabilir kılmadığını gösterdiğini belirtiyor. Son olarak da EKM koşulları olmadan tüketicilerin Booking.com’ın sağladığı “kamu malı”ndan faydalanamayacağını hatırlatılıyor.
Bütün bu bilgiler aracılığı ile de Booking.com, EKM koşullarının rekabet karşıtı olduğu gibi bir ön kabulün yapılmamasını, bu nedenle de mevcut uygulamada bir politika değişikliğine gidilmemesi gerektiğini savunuyor. Tebliğ’de belirtilen pazar payı sınırının altında kalan teşebbüsler açısından rekabeti olumsuz etkileyeceği gibi bir karinenin oluşmaması gerektiğine vurgu yaparak, bu durumun yeni Tebliğ ve/veya Kılavuz’da açıkça belirtilmesinin faydalı olacağını ifade ediyor.
Bir hatırlatma …
Hatırlatmak gerekirse, bizde Dikey Anlaşmalara İlişkin Kılavuz, 2018 yılında güncellenmiş, online satışlara yönelik olarak sağlayıcıların getirdiği – özelikle online platformlar üzerinden – bazı kısıtlamaların rekabet karşıtı olabileceğine dair açıklamalar eklenmişti. EKM koşuluna ilişkin olarak ise doğrudan bir rekabet karşıtı etkiden çok teşebbüslerin pazardaki konumlarına ilişkin bir değerlendirme yapılması gerektiği yönünde güncelleme yapılmıştı. Bu anlamda Rekabet Kurulu, Komisyon’dan önce hareket geçerek bizce günümüz ekonomisinin şartlarına uygun bir güncelleme yapmıştı.