Yapay zeka çağında, bu teknolojinin tam potansiyeline ulaşması için yüksek hızlı ve düşük gecikmeli iletişim altyapısı şart. Bu altyapının en kritik bileşenlerinden biri de beşinci nesil mobil iletişim teknolojisi (5G). Dünya, bu teknolojiye hızla geçiş yaparken, Türkiye bu yarışta henüz yolun başında. Küresel 5G kullanıcı sayısı iki milyara ulaşmışken, ülkemizde ilk 5G sinyalinin 2026’da alınması planlanıyor. Bu gecikme, sadece telekomünikasyon alanında değil, yapay zeka ve ileri teknolojilerin yaygınlaşmasında da Türkiye’yi dezavantajlı konuma düşürebilir. Bu yazıda, Türkiye’nin geciken 5G yolculuğunu farklı yönleriyle ele alıyoruz.
Türkiye’nin 5G Vizyonu ve Mevcut Durum
2025 yılı itibarıyla Türkiye, 5G teknolojisine geçiş için somut adımlar atmaya başlıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu’nun açıklamalarına göre, 5G ihalesinin 2025 yılında gerçekleştirilmesi ve ilk sinyalin 2026’da alınması planlanıyor[1]. Şu anda ülke genelinde 34 lokasyonda 5G denemeleri sürdürülüyor[2]. Bu deneme sürecinde elde edilen veriler, tam ölçekli uygulamaya geçiş için pilot çalışma niteliğinde bir rol oynuyor.
Türkiye’nin 5G vizyonunun merkezinde ise yerli teknoloji üretimi hedefi yatıyor. Bu kapsamda, yerli teknoloji geliştirme çabalarının koordine edilmesi amaçlanıyor. Türkiye’nin 5G teknolojisinde dışa bağımlılığını azaltmak ve küresel pazarda rekabet gücünü artırmak hedefleniyor. Bu hedef doğrultusunda, yerli üreticilerin desteklenmesi ve teknoloji transferinin sağlanması için çeşitli teşvik programlarının hayata geçirilmesi planlanıyor[3].
Türkiye’nin 5G’ye Geçişinde Yaşanan Gecikmenin Nedenleri
Türkiye’nin 5G teknolojisine geçiş sürecinde yaşanan gecikmenin başlıca nedenlerini incelediğimizde karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor:

Öncelikle, mevcut altyapının yetersizliği önemli bir engel teşkil ediyor. 5G teknolojisi, halihazırda kullanılan 4.5G’den çok daha gelişmiş ve karmaşık bir altyapı gerektiriyor. Yüksek hız ve düşük gecikme süresi gibi 5G’nin temel özelliklerini sağlayabilmek için yeni baz istasyonlarının kurulması, mevcut altyapının kapsamlı bir şekilde güncellenmesi ve bilhassa baz istasyonlarını ana şebeke ile irtibatlandıracak fiber optik altyapının bugünkünden çok daha hacimli hale getirilmesi gerekiyor.
İkinci olarak, frekans tahsisi konusundaki belirsizlikler süreci yavaşlatıyor. 5G hizmetinin verilebilmesi için gerekli frekans bantlarının operatörlere tahsis edilmesi süreci çeşitli nedenlerle uzadı. Bu konudaki belirsizlikler, operatörlerin 5G ağlarını kurma planlarını ertelemelerine neden oluyor. Kontrolü Varlık Fonu’nda olan operatörlerin (Türk Telekom ve Turkcell) resmi açıklamaları sınırlı kalsa da Vodafone, frekans ihale bedellerinin yatırım yapmaya da imkan sağlayacak makul seviyelerde tutulması gerektiğini savunuyor[4]. Bu konuyla bağlantılı bir başka sorun ise, altyapının önemli bir kısmını oluşturan GSM 900 ve 1800 teknolojilerine ilişkin yetkilendirmelerin telekomünikasyon sektöründeki deregülasyon öncesi dönemde imtiyaz sözleşmeleri ile yapılmış olması ve o sözleşmelerde bulunan altyapının 2-3 yıl içinde devlete devrini öngören hükümler. Dahası GSM 900 ve GSM 1800 ile daha sonra frekans tahsisi yoluyla yetkilendirme yapılan 3G ve 4G altyapılarının birbirinden ayrıştırılması konusundaki hukuki zorlukların da çözüme kavuşturulması gerekecek.
Üçüncü önemli faktör ise maliyetlerin karşılanmasına yönelik belirsizlikler. 5G altyapısının kurulması ve işletilmesi operatörler için ciddi bir finansal yük oluşturuyor. Yeni baz istasyonları ve gelişmiş ağ ekipmanları için yapılması gereken büyük yatırımlar, hizmet fiyatlarına yansıyabililir. Bu durum da 5G teknolojisinin yaygınlaşmasını güçlü bir talep olmadığında yavaşlatabilir. Tabi imtiyaz sözleşmelerinin 2-3 yıl içinde sona erecek olması ve yukarıda bahsettiğimiz bir kısım altyapının devlete iadesine yönelik hükümler de finansman konusunda önemli belirsizlikleri oluşturuyor.
Son olarak, Türkiye’nin 5G teknolojisinde dışa bağımlılığı azaltma hedefi de süreci etkiliyor. Ülkemiz, 4.5G teknolojisinde olduğu gibi (%45 yerli katkı şartı) 5G teknolojisinde de yerli üretimi teşvik etmeyi amaçlıyor. Bu hedefe ulaşmak için yerli teknoloji geliştirme çalışmalarının tamamlanması gerekiyor.
Diğer Ülkelerde 5G ve Gelecek Öngörüleri
Türkiye henüz 5G yolculuğuna başlamasa da dünya genelinde 5G teknolojisi hızla yaygınlaşıyor. 2024 başında küresel 5G bağlantı sayısı 1,76 milyara ulaştı ve bu sayının 2028 yılına kadar 7,9 milyara çıkması bekleniyor[5]. Kuzey Amerika, 5G penetrasyonunda önde gelen bölgeler arasında yer alıyor. Çin, 5G abone sayısı bakımından dünya lideri konumunda bulunuyor. Güney Kore, en iyi 5G bağlantısına sahip ülke olarak öne çıkıyor. ABD’nin ise 2026 yılına kadar yaklaşık 200 milyon 5G abonesini aktif etmeyi planladığı belirtiliyor.

5G’nin yaygınlaşmasıyla birlikte, mobil veri trafiği de hızla artıyor. Küresel mobil veri trafiğinin önümüzdeki yıllarda katlanarak artması bekleniyor[6]. Bu artış, 5G’nin sunduğu yüksek hız ve kapasite sayesinde mümkün oluyor. 5G’nin kullanımı yaygınlaştıkça, hizmete giren bağımsız 5G ağı sayısındaki artış da hem tüketicilere hem de işletmelere yeni ve daha yüksek bağlantı kapasitesi gerektiren uygulamalardan yararlanma olanağı sağlıyor.
Çin’de gelişmiş 5G teknolojisi (5G-A) geliştiriliyor. Hücre iletişiminin kapasitesini yeni bir seviyeye taşıyan 5G-A, endüstriyel kontrolde etkinliği artırırken, iş akışlarına getirdiği esneklikle geleneksel sanayi kollarını “akıllı imalat” ile entegre ediyor[7].
5G’nin Teknik Özellikleri ve Dönüştürücü Etkisi
5G teknolojisi, geleneksel mobil iletişimin çok ötesinde imkanlar sunuyor. 4G’ye kıyasla en az on kat daha yüksek hız (1000+ Mbps), elli kat daha düşük gecikme süresi (1 milisaniyenin altında) ve kilometrekare başına bin kat daha fazla cihaz bağlantı kapasitesi sağlıyor[8]. Bu teknik üstünlükler, birçok yeni nesil uygulamayı mümkün kılıyor.
Özellikle düşük gecikme süresi, gerçek zamanlı uygulamalar için dönüştürücü fırsatlar sunuyor. Uzaktan ameliyat gibi hassas tıbbi işlemlerden, otonom araçların anlık karar verme mekanizmalarına kadar çeşitli kritik uygulamalar, 5G’nin sağladığı ultra düşük gecikme süresiyle mümkün hale geliyor. Yüksek bağlantı kapasitesi ise, akıllı şehir uygulamalarının yaygınlaşmasını ve Nesnelerin İnterneti (IoT) ekosisteminin genişlemesini destekliyor.
5G’nin sağladığı bu teknik üstünlükler, yapay zeka uygulamalarının da yaygınlaşmasına ve performansının artmasına önemli katkılar sunuyor. Özellikle düşük gecikme süresi ve yüksek bağlantı kapasitesi, yapay zeka modellerinin gerçek zamanlı veri işlemesini ve anlık tepki vermesini mümkün kılıyor. Örneğin, akıllı şehirlerdeki trafik yönetim sistemlerinde yapay zeka algoritmaları, 5G sayesinde gerçek zamanlı veri analizi yapabiliyor ve trafik akışını optimize edebiliyor. Ayrıca, 5G altyapısı üzerinden çalışan uç bilişim (edge computing) sistemleri, yapay zeka uygulamalarının daha verimli çalışmasını sağlıyor. Bu da özellikle otonom araçlar, akıllı fabrikalar ve artırılmış gerçeklik uygulamaları gibi alanlarda yapay zekanın potansiyelini en üst düzeye çıkarıyor.
Türkiye’de 5G’ye Geçişin Olası Etkileri ve Ertelemenin Maliyeti
5G teknolojisinin diğer ülkelerde olduğu gibi, Türkiye’de ekonomiye, topluma ve teknolojiye birçok olumlu etkisi olması bekleniyor[9]. 5G teknolojisinin yaygınlaşması, Türkiye ekonomisinde kapsamlı bir dönüşümü tetikleyecek potansiyele sahip. Dijital ekonominin güçlenmesi, yeni iş modellerinin ortaya çıkması ve geleneksel sektörlerin modernizasyonu beklenen etkiler arasında. Özellikle tarım, sağlık ve eğitim sektörlerinde verimlilik artışı ve hizmet kalitesinde iyileşme öngörülüyor.
5G’ye geçişin ertelenmesinin ise Türkiye ekonomisi için ciddi maliyetleri olacağı bekleniyor. Yapılan hesaplamalara göre, 5G teknolojisinin bir yıl gecikmesi bile ülke ekonomisinde, 2022 rakamlarıyla 120 milyar TL’lik (9 milyar USD) bir gelir kaybına neden olabilir[10]. Bu kayıp, 5G’nin teknolojik döngüsünde elde edilmesi beklenen toplam ekonomik aktivitenin yaklaşık %12’sine denk geliyor. Ancak maliyet sadece finansal kayıplarla sınırlı değil; gecikme aynı zamanda Türkiye’nin küresel rekabet gücünü zayıflatabilir, yabancı yatırımları azaltabilir ve özellikle sanal sağlık hizmetleri, yapay zeka uygulamları vb. alanlarda kullanıcı deneyimini olumsuz etkileyebilir.
Sonuç ve Öneriler
5G teknolojisi, Türkiye için yalnızca bir telekomünikasyon altyapısı değil, aynı zamanda dijital dönüşümün ve ekonomik kalkınmanın kritik bir bileşeni olarak değerlendirilmelidir. Başarılı bir geçiş süreci için kamu kurumları, özel sektör ve akademinin koordineli çalışması elzemdir. Artık 4.5G’ye yatırım yapmak yerine, küresel eğilimleri takip ederek doğrudan 5G teknolojisine odaklanmak, Türkiye’nin dijital dönüşüm yolculuğunda izlemesi gereken öncelikli strateji olmalıdır.

Somut bir öneri olarak, Türkiye’nin 5G yolculuğunda başarıya ulaşması için aşağıdaki beş temel alanda acil adım atılması gereklidir:
- Kamu ve özel sektör işbirliğiyle kapsamlı bir altyapı yatırım planı oluşturulmalı ve bu plan kararlılıkla uygulanmalı.
- Frekans bantlarının tahsisi sürecinde şeffaflık ve rekabet gözetilmeli, spektrum kaynakları yatırımları teşvik edecek şekilde dağıtılmalı.
- Mevcut imtiyaz sözleşmelerinin sona ermesi ve inşa edilen altyapının devlete devri konusundaki belirsizlikler, öngörülebilirliği sağlamak üzere şimdiden giderilmeli.
- Yerli teknoloji geliştirme konusunda gerçekçi ve dengeli bir yaklaşım benimsenmeli. Yerli üretim ve Ar-Ge çalışmaları desteklenirken, altyapı yatırımlarında yerli ve ithal bileşenler arasında optimal denge gözetilmeli.
- 5G teknolojisinin faydaları ve kullanım alanları konusunda toplumsal farkındalık yaratılmalı, böylece yeni teknolojinin benimsenmesi kolaylaştırılmalı.
[1] Cumhurbaşkanı Erdoğan 5G için tarih verdi! – DonanımHaber, https://www.donanimhaber.com/cumhurbaskani-erdogan-5g-icin-tarih-verdi–186206
[2] 5G için ihale edilecek frekanslar açıklandı – DonanımHaber, https://www.donanimhaber.com/5g-icin-ihale-edilecek-frekanslar-aciklandi–185392
[3] A.G.E.
[4] Vodafone’dan 2025’te yatırımlara devam mesajı, https://www.aa.com.tr/tr/isdunyasi/bilisim/vodafonedan-2025te-yatirimlara-devam-mesaji-/692426
[5] Global 5G Connections Surge to 1.76 Billion, 66 Percent Growth Year over Year as North America Leads Charge, https://www.5gamericas.org/global-5g-connections-surge-to-1-76-billion-66-percent-growth-year-over-year-as-north-america-leads-charge/
[6] 5G kullanımı artıyor, küresel mobil veri trafiği altı yıl içinde üçe katlanacak, https://www.bthaber.com/5g-kullanimi-artiyor-kuresel-mobil-veri-trafigi-alti-yil-icinde-uce-katlanacak/
[7] Çin’de gelişmiş 5G ağ teknolojisi, sanayi üretiminin çehresini değiştiriyor, https://www.aa.com.tr/tr/dunya/cinde-gelismis-5g-ag-teknolojisi-sanayi-uretiminin-cehresini-degistiriyor/3058448
[8] 5G Nedir? – 5G Teknolojisine Ayrıntılı Bakış – AWS, accessed January 21, 2025, https://aws.amazon.com/tr/what-is/5g/
[9] Deloitte. “Yeni Nesil Bağlantının Gücü: 5G Teknolojisinin Türkiye Için Ekonomik ve Sosyal Faydaları,” 2022. https://www.deloitte.com/tr/tr/Industries/tmt/analysis/deloitte-vodafone-5g-etki-analizi.html.
[10] A.G.E.