Burak Aytekin & Ramiz Arslan
Son günlerin oldukça popüler olan ama bir o kadar da tartışılan konularından biri olan kripto varlıklar günden güne daha çok devletin odağında yer alıyor.
Bu yazımızda, Türkiye’deki ve dünyadaki düzenlemeleri değerlendiriyoruz. Yazımıza linkten ulaşabilirsiniz.
Blok zincirin en yaygın kullanıldığı alan olan kripto paralar son yıllarda en çok tercih edilen yatırım araçları arasındaki yerini aldı. Dünya üzerindeki çeşitli yatırım fonlarının da portföylerinde kendine yer bulan dijital varlıklar uzun zamandır devletlerin odağında yer alıyor. Zaman zaman yüksek kayıp ve kazanca sebep olmasıyla gündeme gelmelerinin yanı sıra, mal ve hizmet karşılığı ödeme alınması ve para transfer edilmesi amacıyla da sıklıkla kullanılıyorlar. Kripto paraların yaygın bir yatırım aracı haline gelmesi ve belirli türevlerinin anonim para transferleri için kullanılabilmesi sebebiyle yapılan işlemlerin kontrol altına alınmasına yönelik girişimlerin arttığına şahit oluyoruz. Bu girişimlerin başında ise hukuki düzenlemelere yönelik adımlar geliyor. Halihazırda yürürlükte olan ve yürürlüğe konması tasarlanan hukuki düzenlemelerin ise kara para aklama ve terör finansmanının önlenmesi gibi önleyici nitelikli düzenlemeler ile kripto varlıkların ekonomik hayata kazandırılmasına yönelik regülasyonlar şeklinde ortaya çıktığını gözlemliyoruz. Diğer taraftan kripto paraları tamamen yasaklayan veya düzenleme anlamında hiçbir girişimi olmayan ülkelere ve vergi politikasına odaklanan uluslararası organizasyonlara da rastlıyoruz. Bu gelişmelere binaen her ne kadar Bitcoin ve kripto varlıklar dünyasında belirsizliğin bir süre daha devam edeceğini düşünsek de, devletlerin kripto varlıkların gücünün yavaş yavaş farkına varmasıyla belirsizliğin yerini regüle edilmiş yeni piyasalara bırakacağını kestirebiliyoruz.