İlkini Ekim ayında yayınladığımız BASEAK CORE Papers serisine üçüncü yazımızla devam ediyoruz.
Serinin bu bölümünde ekibimiz avukatlarından Sercan Sağmanlıgil, özel nitelikli verilerin işlenmesi konusunda Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü arasındaki uyumsuzluklar ışığında uygulamada veri sorumlularının yaşadığı problemlere dikkat çekiyor.
Özet metnini aşağıda bulabileceğiniz yazımıza linkten erişebilirsiniz. Keyifli okumalar dileriz!
Günümüzde veriye atfedilen değer her geçen gün arttıkça, kişilere ait verilerin korunması da temel hak ve özgürlüklerin korunması kapsamında daha büyük bir öneme sahip olmaya başladı. Bu çerçevede, kişisel verilerin korunması hukukun bugün önemli bir gereklilik olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Nitekim Türkiye de bu alanda yakın bir zamanda Avrupa Birliği’nin 95/46/EC sayılı direktifini mehaz alarak yeni bir kanun yürürlüğe soktu. Bununla birlikte, getirilen yeni düzenleme ile uygulamada birtakım kaçınılmaz sorunlar da ortaya çıkmaya başladı. Bu sorunların pek çoğu da nitelikleri itibarıyla daha çok koruma ihtiyacı duyulan özel nitelikli verilerin işlenmesi çerçevesinde toplandı.
BASEAK CORE Papers’ın bu sayısında yazar Sercan Sağmanlıgil, özel nitelikli kişisel veriler kavramını mercek altına alıyor. Bu kapsamda bu kavramı Türkiye’de yürürlükte olan Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü ile karşılaştırmalı bir şekilde incelemek suretiyle uygulamada yaşanan sıkıntılara ne gibi çözümler getirilebileceğini tartışıyor.