Bora İkiler, Ramiz Arslan & Gökçe Çetinkaya
Avrupa’nın Dijital Geleceğini Şekillendiren Avrupa Dijital Stratejisinin bir parçası olarak, Avrupa Komisyonu iki yasal düzenleme önerisini iki gün önce yayınladı: Dijital Piyasalar Yasası ve Dijital Hizmetler Yasası. Dün, Komisyonun düzenleme taslaklarını inceleyen yazı dizimizin ilk bölümünde Dijital Piyasalar Yasası’nı ele almış ve gatekeeper şirketler ile bunlara getirilen kısıtlamalardan bahsetmiştik. Bugünkü ikinci yazımızda ise dijital dünyaya yönelik kuralların diğer yarısını, Dijital Hizmetler Yasasını inceleyeceğiz. Dijital Hizmetler Yasası, erişim sağlayıcılardan dijital platformlara dijital mecrada faaliyet gösteren çok sayıda oyuncuyu ilgilendiriyor; içerdiği kurallar ise daha çok çevrimiçi içeriklerin yönetimi ve şeffaflık konularını işliyor.
Dijital Hizmetler Yasası’nın kapsamına hangi oyuncular giriyor?
Bilindiği üzere dijital dünya pek çok farklı türde iş modelini barındırıyor. Bu kapsamda Dijital Hizmetler Yasası’nın bu alanda sunulan hizmetlerin tümünü kapsar nitelikte kurallar bütünü sunduğunu ancak yükümlülüklerin oyuncuların çevrimiçi ekosistemdeki rollerine, boyutlarına ve etkilerine göre ayrıştığını söyleyebiliriz. Bu doğrultuda, pazaryeri olarak çalışan platformlar, paylaşım ekonomisine dayalı iş modeline sahip platformlar, sosyal medya platformları, ağ altyapısı sunan aracı hizmet sağlayıcıları, internet erişim sağlayıcıları, alan adı kayıt şirketleri, bulut ve web depolama hizmet sağlayıcıları, bu Dijital Hizmetler Yasası’nın kapsamına giriyor. Aynı zamanda büyük çevrimiçi platformların, yasadışı içeriğin ve toplumsal zararların yayılmasında belirli riskler oluşturabileceği ifade edilerek Avrupa’daki 450 milyon tüketicinin % 10’undan fazlasına yani 45 milyon kullanıcıya ulaşan platformlar için belirli kurallar öngörülüyor.
Her platform özelinde yeni yükümlülükler
Dijital Hizmetler Yasası ile Avrupa piyasasında aracılık hizmetlerinin sağlanmasına ilişkin yeknesak kuralları ortaya koymak amaçlanıyor. Yeni düzenlemeler ile aracı hizmet sağlayıcıların yükümlülüklerden belirli şartlarla muaf tutulmaları için bir çerçeve çizildiği, sağlayıcıların sundukları hizmetlerin kategorileri özelinde birtakım yükümlülüklerin belirlendiğini söyleyebiliriz.
Hükümler mercek altına alındığında dikkat çekecek ilk nokta hizmet sağlayıcıların aracılık hizmetlerinin üçlü bir ayrıma tabi tutulması. Aracı hizmet sağlayıcılarının hizmetleri, (1) yalnız iletim/erişim hizmeti, (2) ön belleğe alarak iletim/erişim hizmeti ve (3) yer sağlayıcılığı hizmeti olarak üçe ayrılıyor. Dijital Hizmetler Yasası teklifi kapsamında öncelikle, bilginin bir iletişim ağında iletilmesinden veya bir iletişim ağına erişim sağlanmasından ibaret olan iletim hizmeti sağlayıcıların sorumluluk alanları sınırlandırılıyor. Ön belleğe almayı da (caching) içerecek şekilde bilgi toplumu hizmetleri sağlayanların sorumluluk alanları ise biz nebze daha geniş tutuluyor. Yer sağlayıcılığı sunan hizmet sağlayıcıların sorumluluk alanları ise diğerlerine göre daha geniş çiziliyor. Çevrimiçi platformlar ise, yer sağlayıcılığı hizmeti kapsamında sayılmakla birlikte özel bazı düzenlemelere tabi tutuluyor. “Çok büyük çevrimiçi platformlar” (very large online platforms) olarak adlandırılan hizmet sağlayıcılar bakımından ise düzenlemenin en geniş kural seti gündeme geliyor.
Sunduğu hizmetin kategorisinden bağımsız olarak, şeffaf ve güvenli bir çevrimiçi ortam sağlamak, tüm aracı hizmet sağlayıcılar için öngörülen ortak yükümlülük. Hizmet sağlayıcıların üye ülkelerin mahkemelerinden veya otoritelerinden gelen, hukuka aykırı içeriklerin kaldırılmasına yönelik taleplerinin gecikme olmaksızın yerine getirilmesi de tüm aracı hizmet sağlayıcılar için öngörülen bir diğer yükümlülük. Yine teklif metnine göre hizmet sağlayıcıların ilgili otoriteler tarafından kendilerine iletilen bilgi ve belge taleplerini süresi içinde yanıtlaması gerekiyor.
Diğer yükümlülüklerin uygulanabilirliğini sağlamak amacıyla aracı hizmet sağlayıcılara getirilen tek irtibat noktası ve temsilci atama yükümlülüklerine göre; ilgili otoritelerin iletişime geçebilmeleri amacıyla elektronik bir irtibat noktası belirlenmesi, Avrupa Birliği’nde kuruluşu olamayan hizmet sağlayıcıların ise üye ülkelerden birinde yasal temsilci ataması gerekiyor. Aynı zamanda söz konusu hizmet sağlayıcılarının kullanıcılarına getirdiği kısıtlamalara ilişkin bilgilerin açık ve net bir dille kendi hüküm ve koşullarına dahil edilmesi gerekiyor. Bu hüküm ve koşullarda algoritmik karar verme ve insan incelemesi dâhil olmak üzere, içerik denetimi amacıyla kullanılan tüm politikalar, prosedürler, önlemler ve araçlar hakkında içerik sunulması gerekiyor. Her aracı hizmet sağlayıcıya uygulanabilir olan düzenlemelerin yanı sıra yer sağlayıcı hizmeti sunan çevrimiçi platformlar bakımından şikayet üzerine aksiyon, içeriklere müdahale halinde gerekçelendirme gibi ilave yükümlülükler bulunuyor.
Çok büyük çevrimiçi platformlar
Dijital Hizmetler Yasası’nda ayrıntılı şekilde düzenlenen ve hareket alanları net çizgilerle çizilen bir diğer oyuncu grubu da Komisyon tarafından “çok büyük çevrimiçi platformlar” olarak adlandırılan hizmet sağlayıcıları. Bu tür hizmet sağlayıcıların yasadışı içeriğin ve toplumsal zararların yayılmasında belirli riskler oluşturduğunu belirten Komisyon, Avrupa’daki 450 milyon tüketicinin % 10’undan fazlasına yani 45 milyona ulaşan bu platform tipleri için özel kurallar öngörüyor. Her ne kadar benzer hizmet sağlayıcılara yönelmiş gibi görünse de Dijital Hizmet Yasası’nda çok büyük çevrimiçi platformlar için öngörülen kurallar ile Dijital Piyasalar Yasası’nda gatekeeper şirketler için öngörülen kurallar oldukça farklı. Bu doğrultuda Dijital Hizmet Yasası’nda yer alan hükümler ile çok büyük platformlara risk analizleri, bağımsız denetimler ve bu denetimler kapsamında alınacak önlemler ve uyum süreçleri gibi yükümlülükler getiriliyor. Bununla birlikte çevrimiçi mecrada reklam gösteren platformlar özelinde, reklam gösterildikten bir yıl sonrasına kadar saklanan reklam bilgi ve verilerinin kamuya açık hale getirileceği ifade ediliyor. Bunun yanında söz konusu şirketlerin Dijital Hizmetler Yasası’na uyumlarının gözetilmesi amacıyla en az bir Uyum Müdürü atamaları şart koşuluyor.
Yaptırımlar neler?
Dijital Hizmetler Yasası’ndaki hükümlere aykırı davranan hizmet sağlayıcılar için uygulanacak yaptırımın, yıllık cironun %6’sını geçmeyecek şekilde üye devletler tarafından belirleneceği düzenleniyor. Bununla birlikte Avrupa Komisyonu, üye devletlerin düzenlemeleriyle bağlı olmadan çok büyük çevrimiçi platformlara cirolarının %6’sına kadar olmak üzere para cezası uygulama yetkisine sahip olacak.
Peki ya bundan sonra?
Avrupa Komisyonu’nun yayımladığı Dijital Hizmetler Yasası ve Dijital Piyasalar Yasası birkaç gün içinde dahi önemli eleştirilerle karşılaştı. Özellikle Dijital Piyasalar Yasası’nın katı gatekeeper sınırlamalarının, ABİHA’nın 114. maddesine dayalı olarak uyumlaştırma amacıyla çıkarılması usul hukuku yönünden eleştiriliyor. Ancak Avrupa Komisyonu’nun düzenlemelerin içeriği konusunda geri adım atmayacağı net değil. Avrupa Parlamentosu’nun ve Avrupa Konseyi’nin düzenlemelere itiraz edip etmeyeceğini ve düzenlemelerin önerildiği şekilde hayata geçip geçmeyeceğini zaman gösterecek. Bizler de her iki düzenleme taslağı hakkındaki gelişmeleri yakından takip ederek sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.