Sahada yeni hakem? : Futbolcu transferleri Rekabet Kurumu radarında

Türk futbolu yalnız biz taraftarların değil, Rekabet Kurumu’nun da gündeminde. Rekabet Kurumu Başkanı Ömer Torlak geçtiğimiz hafta verdiği bir röportajda, rekabet hukuku açısından futbolcu transferlerinin teorik boyutunun incelendiğini belirtti.

Uzun zamandır taraftarların ve tüm ilgililerin dilinden düşmeyen konu: Ne olacak bu Türk futbolunun hali? Geçtiğimiz hafta basında yer bulan haberlerden[1] gördüğümüz kadarıyla Rekabet Kurumu’nun da Türk futboluna ilgisi artıyor. Rekabet Kurumu Başkanı Ömer Torlak basına verdiği röportajda, futbolcuların ve teknik heyetin transferine yönelik teorik bazda çalışmalar yürütüldüğünü ifade ediyor. Başkan’ın ifadelerine göre söz konusu teorik çalışma futbolcular ve teknik heyet ile sınırlı değil, yürütülen inceleme esasen futbolcuların ya da CEO’ların da dâhil olduğu nitelikli iş kaynağının transferine yönelik. Transfer sürecinde sözleşmelerde yer alan ve rekabeti kısıtlayıcı olduğu değerlendirilebilecek hükümler özelinde bir değerlendirme yapıldığı anlaşılıyor. Yine ifade edildiği üzere mesele yalnız rekabet hukukunu değil, iş hukukundan borçlar hukukuna çok geniş bir hukuki yelpazeyi ilgilendiriyor.

Bilindiği üzere dünya genelinde futbol sporu, FIFA’nın (Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği) belirlediği kurallar ve direktifler doğrultusunda icra edilir. FIFA’nın düzenlemeleri futbol maçlarının gerçekleşmesinden futbol kulüpleri arasında gerçekleşen transferlere kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. Nitekim ülkemizde de futbol sporunun icrasını gözeten TFF’nin (Türkiye Futbol Federasyonu) transferlere ilişkin kuralları FIFA’nın kuralları ile aynı doğrultudadır ve bu kurallara gönderme yapar. Futbolcu transferleri ile rekabet hukukunun yollarının kesişimi Türkiye bakımından yeni bir gündem olsa da esasen Türkiye’yi de ilgilendirecek şekilde Avrupa’da tartışma konusu olmuştu. Avrupa Adalet Divanı Bosman kararında[2]işçilerin serbest seyahat özgürlüğü” kapsamında futbolcuların transferlerini ve kulüpler arası transfer bedellerini incelemiş, eski kulübü tarafından sözleşmesi sona eren futbolcu üzerinde bir kontrol kurulmasını yasaklamıştı. Her ne kadar Bosman kararı rekabet hukuku ekseninde bir değerlendirme yapmamış olsa da konu rekabet hukuku çevrelerinde de tartışılmış, sözleşmesi sona eren futbolcunun üzerinde kulübün devam eden etkisinin rekabeti olumsuz etkileyen yönleri değerlendirilmişti. Bununla birlikte Bosman kararının etkisi FIFA kurallarında az hissedilmiştir. Uygulamada kulüplerin futbolcu transferlerindeki esas aktörlerden olmaya devam ettikleri gözlenmektedir. Nitekim Başkan Torlak’ın açıklamasına göre Kurum’da yapılan teorik çalışmalar da söz konusu dikey nitelikteki anlaşmalara yöneliktir.

Borçlar hukukunda olduğu gibi iş hukukunda da işçinin işverene karşı bir sadakat borcu bulunmakta ve iş akdi süresince işvereniyle rekabeti yasaklanmaktadır. Bununla birlikte bazı hallerde hizmet/iş akdinin sonlanması sonrasında da rekabet yasağı söz konusu olabilmektedir. Futbol dünyasında futbolcular ya da iş dünyasında CEO’lar bakımından da gündeme gelebilen bu rekabet yasakları rekabet hukukunda bir dikey kısıtlama olarak nitelenebilmektedir. Ancak her halükarda rekabet hukukunun yasakları kapsamında değerlendirilmemektedir. Bu tip kısıtlamaların yatay anlaşmalardaki ayartma yasakları (no-poaching) ile desteklenmesi durumunda ise rekabetin kısıtlandığı yönündeki endişeler artabilmektedir. Rekabet Kurumu nezdinde yürütülen bu teorik çalışmaların ayrıntıları konusunda bilgi bulunmamakla birlikte, bu değerlendirmeler ekseninde Kurum’un Türk futboluna ilgisinin farklı boyutlarının olduğu tahmin edilebilir.

Başkan Torlak’ın belirttiğine göre Rekabet Kurumu’nun teorik çalışmaları, ilgililerden gelebilecek bir şikâyet ile uygulamaya dökülebilir. Bununla birlikte yapılacak bir incelemede Kurum’un kırmızı kart çıkarıp çıkarmayacağı dosya özelinde değişiklik gösterecektir.


[1] Hazal Ateş, Futbolcu Transferine Rekabet Ayarı, Sabah Gazetesi, 6.6.2019, https://www.sabah.com.tr/ekonomi/2019/06/06/futbolcu-transferine-rekabet-ayari (Erişim tarihi: 16.6.2019)

[2] Union Royale Belge des Sociétés de Football Association ASBL v Jean-Marc Bosman (1995) C-415/93.

Şimdi kayıt olun
Son blog yazılarımızı e-posta ile alın.
Şahin Ardıyok

Şahin Ardıyok

Şahin Ardıyok büromuzda Regülasyon ve Rekabet Hukuku Grubu liderliğini yürütmektedir. Rekabet hukuku, regülasyonlar (ekonomik kamu hukuku), enerji hukuku, telekomünikasyon hukuku, kişisel verilerin korunması, kamu özel işbirliği (PPP) projeleri ve ithalatta haksız rekabet konuları ile ilgili büyük bilgi birikimi ve uygulama tecrübesi bulunmaktadır. Şahin Ardıyok büyük ulusal firmaları ve çokuluslu şirketleri, kamu kurumlarını ve sivil toplum örgütlerini pek çok Rekabet Kurulu soruşturması, birleşme/devralma bildirimleri, regülasyon projeleri, iptal davaları, anti-damping soruşturmaları ve PPP projelerinde temsil etmiş ve danışmanlık sunmuştur. 20 seneyi aşkın tecrübeye sahip olan Şahin Ardıyok, rekabet ve düzenlemeye tabi endüstrilere yönelik konferanslara ve sempozyumlara konuşmacı olarak katılmakta; rekabet hukuku ve regülasyonun yanı sıra hukuk ve ekonomi hakkında akademik çalışma yürütmektedir. Bu alanlara yönelik yayınlaşmış birçok kitabı ve makalesi bulunan Ardıyok, Bilkent Üniversitesinde “Ekonomik Regülasyon ve Hukuk” ile “Enerji Hukuku ve Politikası” derslerini vermektedir.

Tam biyografi

Ramiz Arslan

Ramiz Arslan

Ramiz Arslan otomotiv, bankacılık ve finans, perakendecilik ve teknoloji alanlarında faaliyet gösteren yerli ve yabancı şirketlere rekabet hukuku alanında danışmanlık vermektedir. Ramiz birleşme ve devralmalar ve ortak girişim izin başvuruları, nihai incelemeleri, rekabet kurumu soruşturmaları, menfi tespit/bireysel muafiyet başvuruları da dâhil olmak üzere rekabet hukuku konularının tüm yönlerinde hukuki danışmanlık sağlamakta ve Türk ve çokuluslu firmaları Rekabet Kurumu ve düzenleyici kurumlar nezdinde temsil etmektedir. Ayrıca, veri koruma kanunu ve gizliliğine uygun iş modelleri oluşturma ve riskleri en aza indirecek çözümler geliştirme de dahil olmak üzere veri korumaya uyum işlemlerinde ve gizlilik konularında şirketlere yardımcı olmaktadır. Müvekkilleri enerji ve üretimden bankacılık ve finans ve gayrimenkul sektörüne kadar çeşitli alanlarda faaliyet göstermektedir. Türk ve uluslararası firmalara yasal stratejilerin uygulanmasında, uygun stratejilerin geliştirilmesinde veya şirketlerin ihtiyaçlarını iyileştirmek için gereken ticari yaklaşımların saptanması konusunda da danışmanlık yapmaktadır.

Tam biyografi